Tualim.net  

Go Back   Tualim.net > Kültür&Sanat&Edebiyat > Şiir > Türk Şairlerin Şiirleri
Kayıt ol Yardım Topluluk Ajanda

Türk Şairlerin Şiirleri Türk şairlerin şiirleri.Türk şairlerden güzel şiirler.Türk şaiirlerden şeçme şiirler...

Akgün Akova Şiirleri

Türk Şairlerin Şiirleri kategorisinde açılmış olan Akgün Akova Şiirleri konusu , ...



Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Akgün Akova Şiirleri
Konudaki Cevap Sayısı
49
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
10755

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 15.08.10, 02:50   #1
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Akgün Akova Şiirleri

Ağzında Girit Yasemini

senin ülkende cüceler vardı
boyları hüzünden kısalan
donmuş gözyaşları
kurumuş otlar
ve adını anımsamadığım
bir sürü hüzünlü şey vardı
bilgisayarlara bile
hüzün programlanmıştı be
babanın bir beyin cerrahının
tamir çantası olduğu söylentisine gelince
bence kuru iftira
ama yukarılık kompleksini
kimden kaptığı bilinmiyor
annense bir şişenin içinde
batık gemileri bekleyip durmuş yıllarca
kiralık kardanadamlarla çıkmış
küf rengi yolculuklara
ve kadınlar hamamında
ayyaş bir ayı gibi bayıldığı gün
seni doğurmuş hiç yokken sen hesapta
a benim caretta carettam *
a benim yürek vuruğum
buna da şükür
çünkü
bir yılkı atı gibi
bırakmışlar seni çocuk çocuk
suluboya çıkmaz sokakta
keyiflerine bakmışlar
gelsin eğlence gitsin ça ça ça
sen küçücükmüşsün
insanlara bakmışsın bakmışsın
her yan sönük yıldızlar ormanı
bir şeyleri sevmek istemişsin alışırken dünyaya
dişlerini göstermişler
kırmışlar termometreni
insan insanın kurduymuş bre
kesekağıdına sarmışlar seni
narbülbülün kafese ayçiçeğin çöplüğe
bir duvarın sıvası gibi dökülürken
bana rastlamışsın
dur demişsin dur hadi dur
yaşamım sil baştan
ben demişim

" severim severim sevmesine de seni
eski bir hüzünle
durmadan büyür içinde bir Girit yasemini "

yaklaşmışım
ve deniz atmışım dudaklarımla dudaklarına

* Caretta Caretta :

Bir tür deniz kaplumbağası.
Sürekli sessiz ve hüzünlü.
Ben düzerken bu şiiri kadınım için,
o, var olma savaşında, Dalyan'da.
Vinçler büyük, yumurtaları küçük.
Yasa bu, yutar küçük balığı büyük olan.
Ve hüzünle seyreder caretta carettalar
kıyıdaki inşaatları,
sonra yavaşça yitip Akdeniz mavisinde,
girerler ansiklopedilere.

Akdeniz, onlarsız hüzündeniz.

1997
Kaynak: Aşk ve Kuyrukluyıldız

Akgün Akova
__________________
TUALİM.NET
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:54   #2
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Ancak Karıncalara Merhaba Derken Diz Çökeriz

Ancak Karıncalara Merhaba Derken Diz Çökeriz

başımızın beladan bir türlü kurtulmayışı sevgilim
bu taralelliliklerle
usta işi sevişmelerle günde üç dört beş
kanla canla
insan olmanın hakkını vere vere yaşamamızdan

uğradıkları onca bozguna rağmen
bebek yüzlü düşmanların
üstümüze üstümüze gelmeleri komiğime gidiyor
bizim
ancak karıncalara merhaba derken
diz çökeceğimizi
orangutanlar bile anlardı vallahi...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:54   #3
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Aşk Ve Kuyrukluyıldız

Aşk Ve Kuyrukluyıldız

gittiğim bütün hekimler aynı şeyleri söylediler
söz birliği etmişcesine
"aşk hastalığıdır bunun adı
ve çok sarsar insanı bu yaştan sonra"


oysa ne yalan söyliyeyim,
ben yalnızca
bir kuyrukluyıldıza
çarptığımı sanmıştım
yaşamın çıkmaz sokaklarında yürürken
yüreğim bir patlamayla aydınlanınca...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:54   #4
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Ateşböcekleri

Ateşböcekleri

ışıkla ilgili bir yazı okuyordum, elektrikler kesildi
boğazından geçerek midesine indi kent gecenin
mum aramadım, oysa vardı
pencereye gittim kalkıp çalışma masamdan
iki sevgiliden söz ediyordu ağaçlar fısıldaşarak bahçede
ağaçların yalnızlıklarından korktum
sonra yollardan söz açtılar, düşledikleri yollardan
işte o zaman ateşböceklerini,
birbirini kovalayan iki yanarsöner ışığı gördüm
gezinen son yıldızlarıydılar yeryüzünün
çaldıkları ağustosböceklerini tahta kafeslere dolduran
bir hırsız çetesi geçti sokaktan
ay siliyordu, siliyordu camlarını terleyen evlerin
bir ırmak kente geri dönmeyeceğini bildiren
bir mektup yazıp akıp gitmişti sudan gerekçelerle


yerçekimini aşk yoksunlarına bırakıp
bir bir çıkardım giysilerimi
ve kapısını araladım uyuduğun odanın
sonra açılmak için dokunmamı bekleyen
pembe gülleri gezdirmeye gittik
ağaçların gözlerini yumduğu küçük koruda
gökyüzümü sarsıyordu ıslak kelebek kanatların
ve geceyi
şu ısırıp durduğun geceyi
gitgide derinleşen karanlıkta gitgide sertleşen geceyi
yıldızların gökfişekleri gibi içimizde patladığı geceyi
çiğlenmiş sabahla birleşen ve küçülen geceyi


her güne böyle başlayalım sevgilim
böyle, ateşböceklerine teşekkür ederek...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:55   #5
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Ay Parçası

Ay Parçası

geceyi uyandırdık
yanık ay
kimsenin bahçesine ayçiçeği ekmediği kentte
çizgi roman duyarlıkları
uzayın okşayışlarıyla
ergenlik çağına giren yıldızlar
ve kağıt tavşanlar imparatorluğu

geceyi uyandırdık
yarık ay
alkolün kana karışmasıyla
kadınlara sulanan türlü tüylü adamlar
kimsenin kumruları rahat bırakmadığı kentte
kafesteki tek gözlü kobralar için
ceplerden çıkarılan ormanlar
karanlığa dağılan arka balkon hırsızları

geceyi uyandırdık
yatağa yapışık ay
radyo düğmelerinde televizyon ısırıkları
aynaların karaborsaya düştüğü kentte
belediye bandosundan firari
acemi saksafoncular
ve at sırtında dolaştırılan sünnet çocukları
sokaklarda

çekip blucinimi
uzandım gecenin üstüne
gecenin içinde bana bakarak soluyordu
yapış yapış ay
çekip altından yerçekimini
çektim çekmecesini...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:55   #6
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Baba Bana Bağırma

Baba Bana Bağırma

yol ıslanmasın diye
şemsiye açanlara...

baba bana bağırma
bülbülleri kaçırdın ormanlarımdan
kulaklarımın kapılarını havalara uçurdun
kapılar baba kapılar pencereleri alıp gittiler
tenorlar kaçtı ses tellerinden
çevreye saçıldı yavru diktatörler
seni ne sopranolar istedi de vermedik baba

baba bana bağırma
bayrak direklerine konan kartalları anlat
uzun uzadıya
nasıl da göremediler avcıları
o keskin gözleriyle vah hah ha
şans yıldızlara özgü bir yalan baba
yıldızlara tükürüp tükürüp onları gezegen yaptınız
savaşan halklar taktınız dünyanın boynuna

yalanları yazdım defterime hiç unutmadım
radyasyonu radyo istasyonu sanan Bakanları
çiğleri, Meclis tavanını çiğ köftelerle çiğneyen
doğum sonrası acılarını cüce ülkeler doğuran kadınların

hiç unutmadım
sakallarını yüzlerinde
yüzlerini sakallarında unutan adamları
ve ısırgan tarlalarındaki parçalarını
Uğur Mumcu'yu biz yapan bombanın

hiç unutmadım
uzak yakın tüm tuzakları baba
yolun ezdiği oyuncak bir kamyonsun sen
bir gam ağacısın
kar yüküne dayanamayıp kırılan
ilkbaharı gerzeklere ödünç verdin
geri getirmediler
güneşin başına gelenleri
biz ilkbaharsız nasıl anlarız baba

baba bana bağırma
bir kulağımdan giriyor sözlerin
öbür kulağımı tıkıyor
Buenos Aires'te olsaydım diyorum içimden
Eva'nın peronunda
karanlıktan kuşlar çalan bir tren
bir bıçak kaçağı
tangonun bacaklarını havaya kaldırdığı kentte
ama iyi ki buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan
burada
bilginin bilgisizlikten daha çok acı verdiği yerde
burada, tam karşında
hapisanelerde hintyağı gibi bir şeydi zaman
hastanelerde pıhtılaşmış kan gemisi gibi
yol alırdı saatler
karılarının namuslarını dillerinde saklayan
adamlar vardı bir taraflarda
televizyon kanallarında yitirilen çocuklar
gökyüzüne düşmemek için denize yapışan balıklar
ve depolara indirilen Lenin heykelleri vardı
Sovyet Rusya'da
kafandaki duvarları
niye cebine koymuyorsun sen baba

baba bana bağırma
farkında değilsin
arkasını ezilenlerin yaladığı
bir posta puludur dünya
bir kara delik yutana kadar uzayda bizi
asansör boşluğuna itilen bir kedisin sen
söylemenin tam sırası
ülkeyi bu duruma senin oy verdiğin
partiler getirdi baba
ama ben buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan
bir yaşamlık kaygı duruşundayım
yakın tarihimiz için

baba bana bağırma
bacağından vurulursa bir şiir
nereye kadar gidebilir
bana bağırma baba
kendine bağır
yoksa her şey bitebilir...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:56   #7
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Bak Fena Olur

Bak Fena Olur

bir gün ayrılırsak
sevilmekten eskimiş bir renk sanırım kendimi
gözbebeğime bakarım senin yüzüne özgü
gece gece
abone olduğumuz o parkta bulurum kendimi
köşe bankta sırt üstü yatıyorumdur
söylemem gerek mi bilmem, zırlıyorumdur
rıhtımlar dolusu narçiçeği sen
birkaç ton körkütük ben
bir öyle bir böyle sanıyorumdur kendimi

bir gün ayrılırsak
gülkurum, çılgın diye an beni
de ki bulutlanarak, onu sevdim gibi
kellesi kulağı düşüktür şimdi ayrılmışlıktan
göğün beline keman teli sarıyordur
her zamanki gibi
de ki
kulağına doldurduğu denizler seslenip gidiyordur
sözcükleri muz gibi soyuyordur ortalık yerde
yine Şiirzade Akgün Efendi sanıyordur kendini

bir gün ayrılırsak
dövünen çok olur, sevinen daha da çok
takla atanlar olur haber üstüne
göbek atanlar
ülseri azanlar olur
bir gün ayrılırsak
bak fena olur...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:56   #8
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Barış Nedir Sevgilim?

Barış Nedir Sevgilim?

barış nedir sevgilim
biliyor musun
bir köPage Rankingü müdür üstüne gölgeler düşünce
çöken
halka açılamadan batan bir şirket
iki savaş arasında verilen çay molası mıdır barış
yoksa
hurdacıya söylediği son sözler mi
bisikleti vurulan bir çocuğun
söyle sevgilim
Einstein'ın Roosevelt'e yazdığı mektup mudur barış
Lozan'dan gelen telefon mu Mustafa Kemal'e
çöplerini bilimin süpürdüğü bir sokak mıdır
barış yoksa

söyle sevgilim
de ki
tünediği balkon uçuruma düşen yavru bir kuştur barış
saatçiyi hapse attıkları için kurulamayan bir meydan saati
ayağımızdaki paslı çiviyi bacağımızı keserek
çıkaran bir melek
de ki
aptalların türküsü
oyuna getirilenlerin ülküsüdür barış
dişleri sökülmüş Asya kaplanıdır kapitalizmin
sirkinde

de ki sevgilim
içine bayat pil konmuş el feneridir barış
fosforlu izleridir bayrakların üzerinde gezen salyangozların
barış düşsel beyaz buluttur bir kaleye çarpıp dağılan
kör bir toplumun tehdit dolu yazılarla kirlettiği bir
defterdir
barış
kendinde bulamayıp başkalarında aradığıdır insanın
barış
halkının üzerine devrilen bir devlettir zor
dönemeçlerde
açılmadığı için posta kutusunda ölen bir mektuptur
barış
patlayıp seyircileri öldüren bir futbol topudur son dakikada

bunların hiçbiri
hiçbiri değilse barış
söyle sevgilim
savaşın düş kurduğu yerlerde
hangi yüzsüzün uydurduğu bi' sözcüktür
şu dillerden düşmeyen barış...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:56   #9
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Bebo

Bebo

neden bebo
bu çatısı uçuk eve
bu tuz camı ellerime
başlarını duvarlara vuran
bu kan gölü meleklere
neden çağırdığımı bilmiyorum
sevgimin yanlış uzayına seni
yüreğimin yırtıcı kuşları takılınca
gözlerinin ağlarına
ısıttığımız evlerden
balkonlar arttı bebo
çağlayanlar ve selüloz,
şebnemli haritalardan
yollardan çok leyla bisikletler arttı
gözbebeğimde bisikletinle gezinmesen
ben neyim ki zaten
Büyük Şiir Ebediyesi'nin sözcük çöpçüsü
şiir direklerine
tırmanma güçlüğü çeken maymun
ayakkabılarım bitse de gelirim sana
saray tırtılım, uykulu Asyam, kıpırtılım
vazelin gecelerine
çocuk esirgeme kurumlarına üye yap beni
süpür beni,
elektriklerimi kes,
yakın çekimde izle
çok ısınmış bir kalorifer peteğisin sen
bebo
bırak güneş
kentin kremli tüylerini yalasın
sen beni bebo
sen beni Cafe Petrograd'da

memelerini sayıyorum
gece ve yıldızlar eriyene kadar
memelerin bebo
masal,
cüce ve prenses tadı ağzımda...

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 29.09.11, 23:57   #10
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Bengal

Bengal

gözlerime yükledim seni gözlüğüm tutuştu
omurgası çatladı zamanın gelecekten düşünce
onu götürdüğümüz hastanenin
en acil servisinde
o bal rengi bacaklarına dinamitlendi içim
küçüğüm, küçük kadınım
transistörlü radyomda
geceler boyu aradığım
bir gidip bir gelen
yitik bir uzun dalga istasyonu gibisin
nisan
evet o mirmoruk nisan
şemsiye sürüleri düşler
peynir ekmek sesine uyanırken
pomfuruk mayıs
alev halkalı küpelerini sıyırırsın
gülümseyerek
evden kaçan Bengal kaplanlarının
sıçrayarak içinden geçtiği küpelerin
en son onlar yoldan çıkar
ve kınalı aralığı ağzının
küçüğüm, küçük kadınım
yanında,
teninde ve kahkaha çiçeklerinde
içlerinde sıkışıp kaldığım
saat camlarının
tüy bahçendeki cin saçlarının
ve çeliğin üstündeki diş izlerinin
ve yaklaşan ölümün
kaçınılmazlığında
bir yumuşakça gibi saklarım
altmış dört yaşımı güneşten

küçüğüm, küçük kadınım
sevdamız çıngıraklar
ve alarmlar günlüğü
sürekli deri değiştiren
ve sıyrılan etekler kitabında ben
ilkbahar bankası soygunlarına giderim
küçüğüm, küçük kadınım
dudağını dayadığın o buzlu camlara
hohluyorum
aramızdaki kırk beş yaş farkı
ve ellerimi
yıldızlarının üstüne koyuyorum
( dring...drong...
dring...drong...
sayın ziyaretçiler
huzurevimize
gonca gül sokulmaması
önemle rica olunur
dring...drong...
dring...
yitik...
bir...
uzun dalga...
istasyonu... )

Akgün Akova
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
akgün, akgün akova, akgün akova şiirleri, akova, Şiirleri

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Serpil Akgün Biyografisi - Serpil Akgün Hayatı - Serpil Akgün Kimdir - Ressam Serpil Gökkuşağı Türk Ressamların Biyografisi ( Hayatı ) 0 25.12.11 23:09
Nahit Ulvi Akgün Şiirleri Renklerin Dansı Türk Şairlerin Şiirleri 0 19.08.10 21:00


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 23:04.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.