– T –
Taklabaz: Taklalar atarak hüne gösteren oyuncu.
Taklitçi: Taklit yapıp seyirciyi güldüren kimse. Sonradan “Meddah” adını
almıştır.
Tartaglia: Commedia dell’Arte türündeki kekeme tipi.
Tasbâz: Geniş entarisinin içine sakladığı boş ya da yemek dolu tabak
çanakları çıkararak gözbağcılık ve el çabukluğu yaparak hüner gösteren oyuncu.
14
Tasvir: Deriden yapılan Karagöz oyunundaki tiplere ve göstermeliklere tasvir
denir.
Tatar: Karagöz oyunu tipidir. Perdeye lehçe taklidi yapmak için çıkar.
Tatlısu Frengi: Karagöz tiplerindendir. Avrupalılık taslayan doğulu bir
Hristiyandır. Karagöz oyununda bu genellikle Rum’dur. Doktor olur. Levanten tipidir.
Tatu: Karagöz oyunu oynatılan kahvelere verilen ad.
Tatucu: Karagözcülerin kahveciye verdikleri ad.
Tavşan oğlanları: Dans eden genç oğlanlara verilen ad.
Tavşanca: Genç oğlanların dans ettiği müzik.
Tayfa: Tulûat tiyatrosunda figürana verilen ad.
Taziye: Şiilerde “Kerbela” olayı üzerine dinsel acı çekme oyunu. Bunların
yazılı olanlarında oyunların çoğunluğu Farsça’dır; Arapça ve Türkçe olanları da vardır.
Tekbıyık: Tuzsuz Deli Bekir gibi kabadayılar grubundandır.
Tekerleme: Ortaoyununda söyleşmenin en önemli bölümüdür. Kavuklu ile
Pişekâr arasında geçen ve çoğu kez bir rûyanın anlatılmasına dayanan çene yarışı.
Teklemek: Ortaoyunu ve Tulûat tiyatrosunda, genellikle her çeşit tiyatroda,
rolünü şaşırıp duraklamaya denir.
Temaşa: İslâm ülkelerinde sahne oyunları.
Temaşa: Meddah, Karagöz, Ortaoyunu, tiyatro, kanto, dram ve benzeri
körmük sanatlarının tümüne verilen ad.
Teneke yuvarlamak: Eski Tulûat oyunlarında, çoğu kez adı “İbiş” olan uşak,
sahne gerisinde bir gaz tenekesi yuvarlar, sahneye öyle girer, seyirciler de bu
alışılagelmiş harekete gülerlerdi. Bu terim bugün de tulûata kaçan, ucuz araçlarla
seyirciyi güldürmeye kalkanlara uygulanır.
Tenih: Tulûat tiyatrosunda Ermenice makyaj demektir.
Tip: İnsanları genellemesine yansıtan, kendine özgü kişiliği olmayan, daha
çok bilinen kalıplardaki insanları gösteren oyun kişisi.
Tiran: Tulûat tiyatrosunda kötü adam tipi.
Tirit: Türk Tulûat tiyatrosunda ölecek durumda yaşlı adam.
Tiryaki: Karagöz oyunu tiplerindendir. Mahalenin yaşlısı, afyona tutulmuş bu
ihtiyar, yarı uyur, yarı uyanık bir durumda dolaşır. Konuştuğu sırada birden
horlayarak uyumaya başlar. Konuşmaları sırasında bunu sürekli tekrarlar.
Tongur: Anadolu’da oyunları düzenleyene verilen adlardan biri.
Toramanlı Karagöz: Cinsel organları olan Karagöz tasviri. Bu tasvirlerle
oynanan açık saçık Karagöz oyunu. Bu tür oyunlar ilk olarak Lâle devrinde ortaya
çıkmıştır. Çoğu zaman soylu kişilerin köşklerinde oynanırdı.
Tulûat: Metin dışı, içe doğduğu ve akla geldiği gibi hareket etmek, söz
söylemek. Hzırlıklı olmadan konuşmak, yanıtlamak ve komik hareketler yapmak.
Tulûat patlatmak: Tulûat yapmak; doğaçlama oynamak.
Tulûat tiyatrosu: Önceden yazılmış bir metne dayanmadan, ama (Kanava’sı)
örgüsü önceden bilinen, oyuncuların bir kanavayı esas tutup o andaki buluşları ile
geliştirdikleri halk tiyatrosu biçimi.
Tulumcu: Eski Türk şenliklerinde düzeni sağlayan görevli. Bu görevli deri don
ve külah giyer, elinde keçi derisinden bir tulum taşırdı. Tulumu su ya da hava ile
şişirir, gösteri alanının içine taşmış olanlara tulumu ile vurarak uyarırdı.
Tuzsuz Deli Bekir: Karagöz oyunu tipidir. O da Matiz gibi sarhoştur: fakat
kolay kolay sızmaz. Sağa sola müthiş tehidtler savurur ve bütün perdedeki halkı
karşısında titretir.
Tüccar: Karagözcülerin çengiye verdikleri ad.
|