İzlenimcilik / Empresyonizm
İzlenimcilik / Empresyonizm
19. yy sonları ile 20. yy başlarında Fransa’da etkili oldu. İzlenimciler, Romantikler ve Gerçekçilerin anlatım biçimlerinden farklı olarak, düşünce ya da görüntü olarak algılanan her şeyin insanda bıraktığı izlenimleri resmetmeyi seçtiler. Akademik eğitime sırt çevirdiler.
Bazı bilimsel kuramlar, rengin nesnenin bir parçası değil, nesneden yansıyan bir ışık olduğunu savunuyordu. Buradan yola çıkan İzlenimciler nesnenin bir parçası gibi görülen öz renginden uzaklaştılar ve nesneleri kendilerinde bıraktıkları izlenimlere göre resmettiler.
1860 sonlarında Claude Monet, resimde renk ve biçimi konudan daha ön plana çıkardı. Perspektif derinliği en aza indirerek, düz renk alanlar kullandı. Akıma ismini veren “İzlenim: Gündoğumu” adlı tabloyu yapan da Monet idi.
İzlenimcilikte, sanatçıyı sıradan olanın dışına çıkarabilecek “estetik duyarlılık” önem kazandı. Ancak estetik sınırlamasını aşma çabası aynı zamanda grubun dağılma nedeni oldu.
Özellikleri:
• Avrupa sanatını 200 yıl boyunca etkileyen akademik eğitimin sınırlayıcı tutumuna karşı bir duruş geliştirdiler.
• Aslına benzerlik, tarihsellik, duygusallık kabul gören değerler haline geldi.
• İzlenimciler, ışığa çok fazla önem verdiler. Renk nesneden yansıyan ışık anlamına geliyordu.
• Doğadaki rengi ve ışığı nesnel bir anlatımla tasvir etmeye çalıştılar.
• Hava koşulları, mesafe gibi nedenlerle nesnelerin doğa içinde aldığı farklı renkleri tespit etmeye ve tuallerine geçirmeye çalıştılar.
Önemli Temsilcileri:
Claude Monet, Camille Pissarro, Pierre Auguste Renoir, Alfred Sisley, Berthe Morisot, Armand Guillaumin, Jean-Frederic Bazille
__________________
TUALİM
|