![]() |
Ahmet Selçuk İlkan Şiirleri
Adımı Unut
Nasılsa ayrılık bu aşkın sonu Sen de eller gibi adımı unut Kader ikimize çizmiş bu yolu Sen de eller gibi adımı unut Seninle bu aşkı yaşamadık say Birlikte gülüp te ağlamadık say Böylesi unutmak dahada kolay Sen de eller gibi adımı unut İstemem söyleme bir tek kelime Sen de eller gibi adımı unut Değmesin artık hiç elin elime Sar yeni aşkını benim yerime Sen de eller gibi adımı unut... Ahmet Selçuk İlkan |
Ağladım
Ağladım
Dün gece uzun uzun Seni andım ağladım. Sonu yok yolumuzun Ona yandım ağladım. Kim bilir acımızı Bu yasak aşkımızı O eski şarkımızı Çaldım-çaldım ağladım! .. Dolaştım sokaklarda Ağaran şafaklarda Seni senden uzakta Sardım sardım ağladım İmrendim sevenlere Sarılıp gidenlere Elele gezenlere Baktım baktım ağladım Benimsin bende değil Ellerim sende değil Yanmamak elde değil Yandım yandım ağladım. Tuza bastım yaramı Aşkla açtım aramı Sensiz son sigaramı Yaktım yaktım ağladım. Ahmet Selçuk İlkan |
Ansızın
Ansızın
Ben sensiz olanlara seni aratıyorum, Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum, Seni saklayacağım, seni yazıp-andıkça Kendimi çoğaltıyor, seni kuşatıyorum. Unutturmayacağım, seni yaşatacağım, Kendimi çoğalttıkça seni kuşatacağım, Her zamanda, her yerde sen bende yaşadıkça Sen evreninde sana seni aratacağım Ahmet Selçuk İlkan |
Ararım Seni
Ararım Seni
Akşam erken çöker yalnızlığıma Sokak sokak gezer ararım seni Hasretin gönlümün yangınlarında Alev alev yanar ararım seni Gözyaşlarım kurur yanaklarımda Hüzünlü bir ıslık dudaklarımda Sigaram sabahlar parmaklarımda Nefes nefes çeker ararım seni Gölgen düşer sanki hep yollarıma Adım adım yürür izlerim seni Bir çılgın özleyiş girer kanıma Yudum yudum içer ararım seni... Ahmet Selçuk İlkan |
Beklesene
Beklesene
Her şarkı bir sevdadan dökülür mısra mısra Her şarkı yaşanmış bir masalı resmeder Selene Düşün çamlar arasını,mehtaplı geceleri,masmavi denizleri Düşün şimdi yollara serpilen ümitleri Hadi bir şarkı da sen Söylesene!.. Bak bütün güzelliklerin tümü sende Bak sen de gülümsüyor en amansız özlemler Unut bir yerde bensiz olduğunu,çaresiz Ayrılıklar sevenlerle yücelir Selene Hadi sil gözlerini Gülsene!.. Bitimsiz bir sevdadır yaşamak Sevmekse en güzeli mutlulukların Sense içimde en tanrısal gerçeksin Selene İşte yüreğim bildiğince çarpıyor sen,sen diye Sende gözlerim,sende ellerim,sende sen olan varlığım Düşünsene!.. Bakma sen yağmurların sağanak döküldüğüne Bakma sen gecelerin karanlığına Selene Bu pembe umut sütten de beyaz Bu senli hayal gülden de kırmızı İşte renk renk çiçekleri aşkımızın Görsene!.. Ve bir gün dur diyeceğim geçip giden zamana Son kurşunu sıkacağım sensizliğe Selene Öbek öbek mutlukları taşıyacağım dağ eteklerinden Sana gökten yıldızları koparacağım bir bir Sana bitmez,tükenmez sevdalar getireceğim Beklesene!.. Ahmet Selçuk İlkan |
Ben Ayrılıkların Şairi
Ben Ayrılıkların Şairi
Ben ayrılıkların şairi, Yalnızların ozanıyım. Sen, sen masallar okurken daha, Ben acıların yazarıyım. Haklısın, aramızda dağlar, denizler var, Haklısın, aramızda uçurumlar. Senin sevdaların, üç günlük masal, Benim sevdalarım, Allah'ına kadar. Elma şekeri mi sandın aşkı, Ne şiirin şiir, ne şarkın şarkı. Hele bir kırılsın, hele bir kırılsın feleğin çarkı, İşte ben o zaman görürüm seni. Halâ tahta masalara yazıyorsam adını, Aşk kitaplarında arıyorsam tarifini aşkın, Kahır mektuplarında yeniden buluyorsam seni, Islak mendillere siliyorsam göz yaşlarımı, Eyvahlar çekiyorsam her biten aşkın ardından, Bana sor yalnızlığı, Ayrılığı bana sor diye haykırıyorsam, Ve sabahçı kahvelerinde bir çay gibi demliyorsam hasretini, Ve inadına özlüyorsam, o çay karası gözlerini, Bil ki, bu seni erkekçe sevdiğimdendir. Bu benim ilk aldanışım değil, Bu benim son yıkılışım değil, Bırak bu sahte gözyaşlarını, Bırak bu masum bakışlarını. Üzülme, benim için üzülme, Üzülme bu son için üzülme, Ben, ben, ben yeterim kendime Varsın da bir dağ gibi büyüsün hasretin içimde, Varsın da her gece Bir kemanın tellerinde ezilsin kalbim, Varsın da bir daha değmesin ellerim ellerine, Asla pişman değilim. Hatırla, bir adam diyordun hatırla, Ömür boyu sevsin beni ömür boyu, İşte o deli, işte o çılgın, işte o adam benim. Çünkü ben, Çünkü ben aşkı ölümsüz bilenlerdenim. Ahmet Selçuk İlkan |
Beni Unutamazsın
Beni Unutamazsın
Beni unutamazsın bilirim, beni unutamazsın Denizin durgunluğu, gözlerimi Coşkunluğu, saçlarımı hatırlatır Kulaklarını tırmalar sesim, hayatından silemezsin Beni unutamazsın bilirim. Parkın tozlu yollarında yalnız dolaşacaksın Mutsuz gökyüzünde bir iki yıldız, ışık tutacak karanlığına Delikanlının biri uzanacak ellerine ansızın Çaresizliğine, yalnızlığına irkileceksin Ve daha sonra tarakta kalan saçlardan anlayacaksın ihtiyarladığını Dudaklarının pembeliği solacak Cilâsı çıkmış bir mobilya gibi eskiyecek güzelliğin Kahrolacaksın ! Ve bir gün gelip, beni anlayacaksın. Oysa; vakit çoktan geçmiş olacak Ama sen yine de sözlerime aldırma. Gözlerin zamansız ıslanmasın. Çünkü, artık çocuk değilsin Güneşin nereden doğduğunu bilirsin Başka bir İstanbul olmadığını bilirsin Ve seni nasıl sevdiğimi bilirsin Ama gitmek istiyorsan, yine de sen bilirsin.. Ahmet Selçuk İlkan |
Bir Sevda Denizi
Bir Sevda Denizi
Bir sevda denizinin tam ortasındayım sanki Aynı bir acemi balık gibi Karaya çıkarsam ölürüm Denizde ise yapayalnızım. Bir sevda denizinin tam ortasındayım sanki Sanki yüzme bilmiyorum Yada gidecek bir yerim yok Oradan oraya yüzüyorum. Her yağmur yağışında dua ediyorum Kurtar beni bu denizden diye Yağmur dinince ise Benim gözyaşlarım yağmaya başlıyor. Bir sevda denizinin tam ortasındayım sanki Sanki kurtulmak için uzatılan eller Azrail'in eli Her fırtınada ya seni düşünüyorum Bekliyorum ölmeyi. Ahmet Selçuk İlkan |
Bir Televole Masalı
Bir Televole Masalı
Hayat bir televole masalı değildir kızım! Sakın aldatmasın seni Seda'nın Güllü'nün o hoş kahkahaları Ebru'ların Çağla'ların Demet'lerin O sabun köpüğü muhteşem aşkları (!) Ben ne dev yalnızlıklar bilirim Ben ne ayrılıklar ben ne hıçkırıklar Kim bilir Nasıl ıslaktır geceleri onların yastıkları... Hayat Mehmet Ali'nin çiftliği değildir kızım! Öyle hep yüzüne gülmez bu çarkıfelek Feleğin çarkına düşünce anlarsın Aslanın neresinde ekmek. Hayat bir Tarkan şarkısı değildir kızım Öyle hüp diye içine almaz seni hiçbir sevgili ve hiç kimse kuş sütüyle beslemez seni Güzelliğin solunca anlarsın Aynalarda bile zor bulursun kendini. Hayat ne Aydın'ın 'Aydın Havası' Ne Fatih'in 'o kıskıvrak yılan dansı! ' Ne bir Gülben Ne de Bir Hülya kavgası Hayat seni kaybettiğim günden beri İçimde bir kurşun yarası. Hayat bir peri masalı değildir kızım! Öyle evinin önünde Beklemez seni beyaz atlı prensler Bak Beyaz'ın bile simsiyah oldu hayalleri çoktan Ve Okan yaralı bir kuştur artık Hergün kendini gagalamaktan Ve sanat adına Arto'yu Hande'yi Sevda'yı zagalamaktan Hayat bir tatil köyü değildir kızım! Bir o yana bir bu yana sallamaz seni Bir düşün Yıkılan yuvaları O kırık hayatları Yarınsız çocukları Bir düşün O arka sokakları Sahipsiz çığlıkları Çaresiz anaları - babaları... Hadi olacaksan Gel doktor ol öğretmen ol alim ol Kırılmış kanadım, kolum, elim ol Umudum ol güneşim ol ateşim ol Seni de sarsın mutluluğun O sımsıcak kolları Ve senide yutmadan Reyting canavarının o sahte yıldızları! ... Unutma sakın unutma kızım! Onların Hazin bir romandır Özendiğin bütün hayatları... Ahmet Selçuk İlkan |
Bir Yerden Sonra
Bir Yerden Sonra
Birbiri ardına geliyorsa mutsuzluklar Keskin bir bıçak gibi saplanıyorsa acılar Köşe başlarını tutmuşsa umutsuzluklar Ve uçurumlarda yankılanıyorsa aşkın son çığlıkları Ayrılık güzeldir... En kalabalık yerlerde büyüyorsa kimsesizliğin Binlerce kahkahaya karışıyorsa gözyaşların Son çiviyi çakıyorsan yorgun sabrına Daha kirpiklerinde can veriyorsa hayallerin Ve dilinin ucundaysa en çılgın küfürler Yalnızlık güzeldir... Güvendiğin yüreklere karlar yağmışsa Buz tutmuşsa o sımsıcak bakışlar Sen yangınlar içinde üşüyorsan Ve bir zavallılıksa artık o çok sevmek Böyle bir dünyaya tükürmek Ve ölmek güzeldir... Ahmet Selçuk İlkan |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:35. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.