![]() |
Uçurtmanın Türküsü
Uçurtmanın Türküsü
Uçurtmam geceye takıldı kaldı Gece onu kapkara etmiş midir Ya da götürmüş müdür uzaklarda Sinsi sinsi parlayan bataklığa Uçurtmamı gece yitirmiş midir Gece uçurtmamı pisletmiş midir Bırakmış mıdır tankların altına Çirkin uçaklara vermiş midir Götürün demiş midir onlara Çocukların sevincini yaşatan Hiçbir şey kalmasın buralarda Baba gece uçurtmamı ne yaptı Buraya koymuştum götürdü mü Yoksa rüzgârlara verdi de Onlar da olmadık bir yere mi bıraktı... Afşar Timuçin |
Unutulmuş Bir Akşamın Türküsü
Unutulmuş Bir Akşamın Türküsü
Yalnızlığın üstüne incecik bir beyazlık Örtüsü örttü karlar Şimdi kar tanelerini kocaman rüzgarlarda Eğiriyor kemanlar Aramasan da olur bozuldu büyü Aramasan iyi olur kar başladı Uzun günlere çok var Az önce doğan gün aydınlanmadan Kararmaya başladı. Ben bu karlarda sessizce eskidim Kemanlar arka çıkınca sessizliğime Göz gözü görmez kemanlar Yokluğunu adınla çalmaya başladı Yalnızlığın üstüne koyu bir korkusuzluk Örtüsü örttü camlar Ölümümü sıcacık yünler gibi Eğiriyor kemanlar... Afşar Timuçin |
Varlığının Türküsü
Varlığının Türküsü
Şiirler yazdırdı bana bakışın Eline kırk yıl kalem almamışlara Soğuk yürekleri ısıttı aşkın Kendini büsbütün bitmiş sayanlara Duyurdu yaşadığını içten içe Utandırdı yoksunlukları renk renk dünyan Suskunluktan başka şeyi kalmamışlara Doğanın dinmeyen sesini getirdi Şarkılar söyletti duruşun Sevinmeyi unutmuşlara Yılgınlığa sürükledi kimini Kimini ölüme attı Uykusunu kaçırdı kiminin Kimine sensizliğin Bıçak gibi acısını sapladı Çok zaman güç kattı inanmışlığa Saçların gibi dindirdi sancıyı Durup-kalmışlıkları kamçıladı Sarstı hiçliğin saltanatını Yangınlar getirdi donmuşluklara... Afşar Timuçin |
Yağmur Arkası
Yağmur Arkası
Yağmurlar yağdı ve hiç dinmedi Her biri saydam çiçeklenen saçında Yağmurlar daha çok pencereler içindi Öksüzdüm gözyaşıydım dudağında Bir sancıydım boğuk akşamlar gibi Büyüdükçe büyüdü isli ve yalnız olmak Kirazını soldurdu ağaçların Nasıl devrildi taşlar üstümüze Çoğalan nasıl boydan boya kuşkular Kar dizboyu ölümü sokakların Ezgiler sabahlarda eriyecek Gözlerin uykumda yeşerir durur Kalsam çağlar boyu yokluğunun kapısında Yaşamak bunca umuda yeniden varmak olur Ölmek seni duymamak bir gün daha... Afşar Timuçin |
Yaşamak Nedir?
Yaşamak Nedir?
Yaşamak bir denizdi önceleri Şimdi olsa olsa yalnız sevinçtir Ne acılar ne gözyaşları Onun güzelliğini silebilir Kayaları ellerimizde ufalayarak Kurduğumuz küçük evlerde Küçücük devler gibi ölesiye seviştik. Ağaçlar diktik çocuklar büyüttük Savaşmayı ve paylaşmayı bildik Doğrudur herzaman bir şey eksik Doğmadan ölmeye benzer Bir şey var içimizde İnancı ve sevdası bize yeter Ürkek bir gidiş gelişte Benim sende aralıksız yaşadığım Bilgelerin kitaplarda tanımladığı Sonsuzluk budur işte... Afşar Timuçin |
Yaşanmamış Çocukluğun Türküsü
Yaşanmamış Çocukluğun Türküsü
Bir de onlar inancı örer gibi Kendilerini gererler boşluğa, ölüm gibi Bir günlük çocukluğa, bin yılını verirdin Artık çocuk değilsin, büyüdün artık Yolda yürürken kendine dikkat et Yemek yerken sakın üstüne dökme Kömür mü taşıdın, kapkara tırnakların İyi bir işin olsun, gösterişli bir çantan Güzel bir ceket, pantolon yaptır Annenin elini öp, dostlarına telefon et Bir sözün, bir sözünle çelişmesin Sokakta türkü söyleme, ayıptır İçinden gelmese de Her zaman, bir şeyler yapacakmış gibi dur Şiir ve aşk üstüne konuşmayı bil Donla denize girme, çok içme rakıyı Ne olursun o berbat kasketi değiştir Bir günlük çocukluğa, bin yılını verirdin Ama çocuk olmadın bir gün bile (Büyük insan gibidir benim yavrum) Sen şimdi sessiz bir deniz kıyısında Dönüşsüz büyümüşlüğünle durmadan Panayırlar, balonlar, kayıklar özlüyorsun... Afşar Timuçin |
Yazdan Kalan
Yazdan Kalan
Kocaman bir yazdan Kala kala bu deniz kaldı Baş edilmez bir aşktan Kala kala bu sevinç Oysa nasıl da yazdı Patlayan tomurcuklardan Her gün döküle döküle Bu ince çizgi kaldı Durup kalmak kolaylığı Tutkularda olmaz ya Durup kalamadık da O zaman kuşkular kaldı Tortular kaldı içimizde Kocaman yakınlıklardan Bağırtılar yakınmalar Ya da sessizlikler kaldı Kocaman bir yazdan Batmış bir gemi gibi Soğuyan kıyılarda Ürkek gölgeler kaldı... Afşar Timuçin |
Yol Türküsü
Yol Türküsü
Çiz beyaz haritalara mor kalemle Hiç görülmedik yepyeni kentleri Hep oralara götür beni Seninle olunca sıkılmam, giderim Çocuk yüreğinle sen kurarsın KöPage Rankingüleri, alanları, kuleleri Panayırları ve çocuk bahçelerini Çiz haritaların en güzel yerine En güzel günleri ve geceleri Seninle olunca çekinmem, giderim O kentlere yolcu diye çiz beni Biletim, pardesüm, şemsiyem, şapkam Yüreğimde sevincim, kafamda düşüncem Nasıl da çok karıştık birbirimize Bu el hangimizin eli Bu saçlar hangimizin Senin gittiğin her yere giderim... Afşar Timuçin |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 21:41. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.