Tualim.net

Tualim.net (http://www.tualim.net/)
-   Türk Ressamların Biyografisi ( Hayatı ) (http://www.tualim.net/turk-ressamlarin-biyografisi-hayati/)
-   -   Cihat Burak Biyografisi (http://www.tualim.net/turk-ressamlarin-biyografisi-hayati/47-cihat-burak-biyografisi.html)

Admin 06.02.09 00:35

Cihat Burak Biyografisi
 
Cihat Burak Biyografisi

CİHAT BURAK (1915-1994)

“Kuzey Rönesans’ının iki büyük ustası Bosch ve Bruegel, fantastik bir yorumla ele aldıkları kalabalık sahnelerden oluşan eserlerinde, insanlığa eleştiri oklarını yönelterek resimde hicvin öncüleri oldular. Daha sonraki yüzyıllarda pekçok sanatçı onların izinden gitti. Cihat Burak da günlük yaşam içinde insanı, içinde bulunduğu toplumu ve onun değerlerini sorgulayan resimlerinde; eleştirel, fantastik ve ayrıntıcı yorumuyla çağdaş Türk resmine farklı bir renk katmış, Bosch ve Breugel’den beri süregelen bir geleneğin takipçisi olmuştur.

Cihat Burak’ın yaşam öyküsü, Ağustos 1915’te süvari zabiti bir baba ve ev hanımı bir annenin çocuğu olarak Aksaray Sinekli Bakkal mahallesinde (İstanbul) başlamıştır. Ortaöğrenimini Galatasaray Lisesi’nde tamamlayan sanatçı (1936-1937), Güzel Sanatlar Akademisi’nde mimarlık eğitimi almış ve 1943 yılında bu okuldan mezun olmuştur.

Daha sonra, ilk olarak Tekel Genel Müdürlüğü’nde çalışmaya başlayan Burak, 1951 yılında Ankara’da Bayındırlık Bakanlığı’nda mimar olarak mesleki yaşamını sürdürmüştür. Aynı bakanlık kanalıyla Birleşmiş Milletler’den burs alarak Fransa’ya gönderilmiş ve 1952-1955 yılları arasında Paris’te kalmıştır. 1961 yılında, bu kez prefabrike binaları incelemek üzere altı ay süreyle Paris’e giden sanatçının yaşamında resim ağır basmış ve işinden ayrılarak 1965’e değin Paris’te yaşamıştır. İstanbul’a döndükten sonra Özel Işık Mimarlık Okulu’nda ve bir dönem Tatbiki Güzel Sanatlar Akademisi’nde Mimarlık Bilgisi dersleri vermiş ve 1981’de Bayındırlık Müdürlüğü’nden emekli olmuştur.

Cihat Burak’ın bir mimar olarak yaşamını sürdürmekteyken resme yönelmesinde ve bu nedenle de mesleğini bırakmasındaki etmenler neredeyse çocukluğundan gelen bir sevginin ve ilginin sonuçlarıdırlar. “Küçük yaşımdan beri resim çizmeyi sevdiğimi hatırlıyorum. O zamanki adıyla Sanayi-i Nefise Mektebi Ali’sine giden bir halam vardı. Vakit buldukça benimle ilgilenirdi. Galatasaray’da okurken teknik resim hocamız Ernest Mamboury idi... 14-15 yaşlarında iken Akşam gazetesinin açtığı bir resim yarışmasına girmiş ve Suzan Adil ismindeki bir kızın ardından ikinci olmuştum. Başarı ödülüm Talens yağlı boya kutusuydu. Okuldaki diğer resim hocamız asker ressamlardan Mehmet Ali Bey’di. Bize iyi şeyler öğretmişti. Atelyemiz vardı; orada çalışırdık. Bizim talebe sergilerimize Şevket Dağ gelir ve bizleri teşvik ederdi. Cemal Nadir, Hamit Görele ve İstanbul’da bulunduğu zamanlarda Maarif Bakanı da gelirdi...”
Henüz Galatasaray Lisesi’nde öğrenciyken Akademi’nin resim bölümüne girmeyi hedefleyen sanatçı, bir süre Feyhaman Duran’ın atölyesine de misafir öğrenci olarak devam etmiştir. Güzel Sanatlar Akademisi’nin Mimarlık Bölümü’ne giren Cihat Burak için, haftada iki kez çıplak modelden çalışmak biçiminde gerçekleşen cours de soir dersleri, sevdiği resim sanatıyla ilgilenmek ve onu geliştirmek için de bir fırsattır. “... ‘Resim yapmak için insan çizmek gerekir’ sözü bana çok doğru geliyor...Çoğunlukla kabiliyet yetmiyor. Onun çok düzenli ve sağlam bir çalışma ile tamamlanması gerekiyor. Bence disiplin şart. Aslında ben bohem sanatçılığına inanmıy“Kuşkusuz Paris’e her gidişi, orada müzelere yaptığı geziler sanatçının resme olan ilgisini alevlendiriyordu. Paris dönüşünde, 1957 yılında İstanbul Şehir Galerisi’nde açtığı ilk sergisi de bu ilginin sonucu olarak belirmektedir. İkinci Paris yolculuğu ise onun sanatına ivme kazandıracak, tamamıyla ve tutkuyla bu sanatın içine girmesini sağlayacaktır. Bu kez, Paris’te Claude Levin Sanat Galerisi’nde ve 10 Ekim 1962’de Lille şehrinde sergiler açmıştır.
Cihat Burak’ın Güzel Sanatlar Akademisi’nden mezun olduktan sonraki ilk resimleri, küçük boyutlu İstanbul poşadlarıdır. Paris izlenimleri ile ilgili ilk resimlerini ise Şehir Galerisi’nde sergilemiştir. Haşim Nur Gürel, sanatçının İstanbul poşadlarında tuvaline hakim olan siyah, gri, okr, emeraud yeşili, Prusya mavisi gibi renklere ilk Paris deneyiminin ardından beyaz, karmen kırmızısı ve kahverengilerin katıldığını belirtmektedir. Cihat Burak’ın bu dönem resimlerine örnek olarak ise Köroğlu Destanı, Pehlivanlar serisi ve natürmortlarını verebiliriz.

Pehlivanlar resmini incelediğimizde; deforme edilen ve poz verircesine izleyiciye bakan figürlerin, şaşkın ve gülünç bir ifadeye bürünmüş olduklarını görürüz. Kaidesiyle birlikte büyük bir saksının içerisine yerleştirilmiş çiçek pehlivanların sağında yer almakta; üst kısmındaki maşallah yazısı ve fıskiyeli motifiyle arkaya yerleştirilmiş koyu renk fon, klasik İstanbul hatırası fotoğraflarının dekorlarını anımsatmaktadır. Pehlivanlar, Cihat Burak’ın resimlerindeki ayrıntıcılığa ve mizah unsuruna erken bir örnektir.

Sanatçının aynı zamanda bir mimar olması; onun doğayı, özellikle de binaları ve mekanları betimlemesine yansımaktadır. Bu mesleki alt yapı, şehir yaşamındaki siluetleri ve bu siluetlerdeki değişimleri, zaman ve mekan olarak daha iyi yorumlamasına da kaynaklık etmiştir. Örneğin; Dolmabahçe Sarayı Kapısı, Lautremont, Mezar Taşları gibi resimlerinde mimari detaylar ve üzerindeki bütün süsleme unsurları büyük bir titizlikle izleyiciye sunulmuştur.

Sanatçının kaleme aldığı öyküler ise, tablolarına paralel zengin bir anlatım diline sahiptir. “Burak’ın resimlerini oluşturan anlayış, duyarlık, hatta işçilik, öykülerinin de temelidir. Bu öykülerin birkaçında günün herhangi bir saatinde herhangi bir yerde sıradan insanların davranışları, konuşmaları yansıtılmaktadır.”

Sanatçı resimde farklı teknikleri denemiş, özellikle oyma baskı alanında ürünler vermiştir. İstanbul Resim Heykel Müzesi koleksiyonlarında bulunan Mirasçılar, Lüks Hayat, Yunus Emre gibi örnekler Topkapı albümünde bulunan 153 minyatürüyle tanınan nakkaş Muhammed Siyah Kalem’in çizgisine yaklaşmaktadır. Günlük yaşamda insan ve insan eylemlerine eleştirel bir gözle yaklaşan Cihat Burak için, mirasçılar oldukça elverişli bir konudur. Olasılıkla zengin bir mirasa yelken açmış ve bir gemide toplanmış mirasçılar, yüzlerindeki açgözlü ve kurnaz ifadelerle tanımlanmış, geminin üzerinde zenginliği belirten Roma devrine ait natürmortlarla mirasçı kavramı desteklenmiştir. Sanatçının Lüks Hayat adlı yapıtında, bu kez devleşmiş ve bir o kadar da çirkinleşmiş insan hayvan karışımı bir figür canlandırılmıştır. Bu figür, Cihat Burak’ın resimlerindeki fantazyaya tipik bir örnektir.
Sanatçı içinde yaşadığı toplumun kültüründen, kültürel geçmişinden, edebiyatından ve sanatından yoğun bir şekilde etkilenmiştir. Dolayısıyla Cihat Burak’ın resimlerinin konusu oldukça zengindir. Bu konular kimi zaman Köroğlu, Yunus Emre, Fatih Sultan Mehmet, Yahya Kemal, Nazım Hikmet gibi efsaneleşmiş isimleri, kimi zaman Kurtuluş Savaşı, şehitler gibi kahramanlık temalarını içermektedir. Bütün bu konulardan başka, resimlerinde sıklıkla yer alan unsurların başında hayvanlar, özellikle de kediler gelmektedir. Bu hayvanlar, tıpkı günlük yaşamda olduğu gibi resimde birdenbire karşımıza çıkarak bizi şaşırtırlar. Resimlerinde hayvanların sıkça varoluşuna sanatçının getirdiği yorum ilginçtir: “Hayvanları işliyorum, çünkü yapmacıkları yok, hepsi oldukları gibi...”

Cihat Burak, resmin yüzeyini bir mozaik gibi işlemiştir. Kimi zaman teknik olarak da mozaik anlayışını resmine dahil etmiştir. Resim Heykel Müzesi’nde bulunan İncili Kız adlı büyük boyutlu çalışmasında kızın üzerindeki aksesuar ve oturduğu zeminde, küçük taşların yan yana konulduğu hissini veren ve Bizans mozaiklerini anımsatan bir teknikle çalışmıştır. Geri plan ile kedinin dokusu ve tekniği, İncili Kızın oturduğu alanın tekniğinden farklılaştırılarak hem figür hem de teknik öne çıkarılmıştır.

Cihat Burak, yaşadığı toprakların tarihi, edebiyatı, sanatı ve kültürel birikiminden yalnızca biçimsel olarak değil, çocuksu bir duyarlılıkla yararlanmış ve konunun işleniş biçimiyle Türk resmine farklı bir değer kazandırmıştır.


Cihat Burak Resimleri

Tualim 20.09.11 21:46

Cihat Burak Biyografisi - Cihat Burak Hayatı - Cihat Burak Resimleri
 
Cihat Burak Biyografisi - Cihat Burak Hayatı - Cihat Burak Resimleri



Cihat Burak (d. 1915 istanbul/ Aksaray – ö. 13 Mart 1994 İstanbul), Türk ressam, mimar, yazar ve seramikçi.

1937 yılında Galatasaray Lisesi’nde tamamladığı ortaöğreniminin ardından girdiği şimdiki adı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olan dönemin İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi mimarlık bölümünden Sedat Hakkı Eldem, Bonatz ve Emin Onat’ın öğrencisi olarak 1943 yılında mezun oldu. Branşı ile ilgili ilk mesleki deneyimini 1943 yılında işe başladığı Ankara Tekel Genel Müdürlüğü’ nde kazandı. Ankara Beden Tebiyesi Genel Müdürlüğü, İstanbul Teknik Üniversitesi proje bürolarında ve 1951 yılında Ankara Nafia Vekaleti (Bayındırlık Bakanlığı) Yapı İşleri Başkanlığı yaptıktan bir yıl sonra 1952’de Birleşmiş Milletler bursu ile Fransa’ya gönderildi. Üç yıl Pariste mimarlık ve resim eğitimi gördü. 1955’ te yurda döndüğünde yeniden Bayındırlık Bakanlığı’ndaki işine devam etti. 1957 yılında Afganistan’a Kabil Büyük Elçilik Binası projeleri için gönderildi. 1961 yılında Fransa Hükümeti’nin bursu ile tekrar gönderildiği Paris’te prefabrik inşaat yöntemlerini inceledi. Bursun bitiminde Paris’te kalmak üzere bakanlıktaki görevinden ayrıldı. Resim çalışmalarına ağırlık verdiği bu dönem sonunda 1965 yılında yurda döndüğünde Özel Işık Mimarlık Okulu’nda ve İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’nda (Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi) resim dersleri verdi.


İlk kişisel sergisini 1957 yılında İstanbul Beyoğlu Şehir Galerisin’de Fransa’da yaptığı çalışmalarla açan sanatçı, “Toplumsal Gerçekçilik” anlayışından hareketle çalıştığı yapıtlarının yanı sıra, Dolmabahçe Saray Kapısı, Mezar Taşları ve İncili Kız gibi yapıtlarında ise fantastik kurgu söz konusudur. “Kanaryam Güzel Kuşum Ben Sana Vurulmuşum” adlı yapıtında ölüm teması işleyen sanatçının çalışmaları arasında Yahya Kemal Beyatlı, Nazım Hikmet, Neyzen Tevfik, Eren Eyüboğlu ve Aliye Berger gibi ünlülerin resimleri ile son dönem “Kedi” resimleri de bulunmaktadır.

Mimarlığı geçinmek için, resmi ise sevdiği için yaptığını belirten sanatçının; metal baskı çalışmaları , porselen ve cam işleri ile pişmiş toprak heykelleri ve büstlerinde, resimlerindeki gibi Dışavurumculuk gözlenmektedir.

1992’de “Yakutiler” adlı kitabı ile Yunus Nadi Armağanı Yarışması’nda birincilik ödülü kazanan; el yazısı ve daktilo yazılarından derlenen “Zenci Kalınız” adlı kitabı ise ölümünden dokuz yıl sonra yayımlanan sanatçı 1994 yılında İstanbulda öldü.




Ödülleri



1964 Paris’te Deniz Muharebesi Hayal Donanma adlı çalışması ile Bronz Madalya
1964 Paris’te Utrillo Armağanı Sergisi’nde Gümüş Madalya
1982 Sedat Simavi Vakfı Görsel Sanatlar Ödülü İstanbul
1991 Plastik Sanatlar Derneği Onur Ödülü





Kişisel sergileri


1957 - Beyoğlu Şehir Galerisi,
1958 - Ankara Sanatsevenler Derneği.
1962 - Galerie Claude Levin, Paris
1962 - Galerie Raphael Mischkind, Lille
1964 - Carevan Galerie, Cannes.
1965 - Galerie Bodo Bratke, Wesel, Almanya
1965 - İstanbul.
1967 - Türk Alman Galerisi, İstanbul
1968 - Taksim Sanat Galerisi, İstanbul.
1969 - Taksim Sanat Galerisi, İstanbul
1970 - Alman Kütüphanesi, Ankara.
1971 - Galeri I, İstanbul.
1974 - Artizan Sanat Galerisi, Ankara
1975 - Melda Kaptana Sanat Galerisi, İstanbul.
1976 - Galeri Baraz, İstanbul.
1977 - Oya sanat Galerisi, İstanbul
1978 - T. İş Bankası Parmakkapı Sanat Galerisi, İstanbul
1978 - Hobi Sanat Galerisi, İstanbul
1982 - Urart Sanat Galerisi
1987 - Kile Sanat Galerisi
1988 - Kile Sanat Galerisi
1991 - Kile Sanat galerisi
1991 - Garanti Bankası Sanat Galerisi
1992 - Sevimce Sanat Galerisi 2. İstanbul Sanat Fuarı
1994 - Sevimce Sanat Galerisi 4. İstanbul Sanat Fuarı Retrospektif



Sergi
Karma Sergiler




1962 - 8 Peintres de Paris,
1963 - Galerie Mouffe, Paris.
1963 - Coopers Town Association, New York,
1964 - Salon İnterministeriel, Musee de L'Art Moderne. ("Deniz Muharebesi/Hayal Donanma" adlı resmi ile (116x191 cm.) Bronz Madalya.
1964 - Çağdaş Türk Resmi, Musee de L'Art Moderne.
1964 - Crane Callann Galerie, Londra
1964 - Utrillo Armağanı, Paris. (Gümüş Madalya) .
1965 - Galerie Jacques Casanova, Paris.
1966 - Fransız Kültür Merkezi, Ankara.
1967 - Çağdaş Türk Ressamları Sergisi Birincilik Ödülü (50 Altın)
1967 - Ankara Doğuş Galerisi. (Grafik Sergisi)
1968 - Resim ve Toplum, Yapı Endüstri Merkezi Galerisi, İstanbul. (Cihat Burak, Neşet Günal,Nedim Günsür, Nuri İyem, Gürol Sözen)
1968 - Galeri I, "Galatasaray 100. Yıl Sergisi", İstanbul
1968 - Galeri I, "Sanatsevenler Sergisi", İstanbul.
1970 - Taksim Sanat Galerisi, "Karma Sergi".
1971 - Melda Kaptana, İstanbul. "Karma Sergi".
1973 - Aydın Cumalı Sanat Galerisi, Moda.
1974 - Artizan Sanat Galerisi, Ankara."Karma Sergi".
1975 - Künmat Sanat Galerisi. "Karma Sergi."
1975 - Aydın Cumalı Sanat Galerisi,Moda. (Cihat Burak, Nedim Günsür, Nuri İyem)
1976 - Melda Kaptana Sanat Galerisi. "Karma Sergi." (30 Ocak)
1976 - Maçka Sanat Galerisi, İstanbul. "Beş Gerçekçi Türk Ressamı."
1978 – Ayvalık Sanat. (Cihat Burak, Devrim Erbil)
1979 – Bedri Rahmi Galerisi. "Yılsonu Karma Sergisi.")
1980 - Bedri Rahmi Galerisi. "Uluslararası Af Örgütü Karma Sergi .
1980 - Galeri Baraz, "Türk Resminde Natürmort."
1980 - Modül Sanat Galerisi, "Seramik,Resim Karma Sergi".
1980 - Bedri Rahmi Galerisi. "Yılsonu Resim Sergisi."
1981 - İm Sanat Galerisi, "Karma Sergi."




Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:18.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.