Erol Akyavaş
Erol Akyavaş
Erol Akyavaş (1932- 1999)
Sanat hayatına 1950’de Güzel Sanatlar Akademisi Bedri Rahmi Eyüboğlu Atölyesi’nde misafir öğrenci olarak katılımıyla başlamıştır. Sonraki yıllarda Floransa Güzel Sanatlar Akademisi’nde ve Paris’te André Lhote ve Fernand Léger atölyelerinde çalışmalarına devam etmiştir. 1954'de ABD Chicago'da Illinois Institute of Technology'de mimarlık eğitimi almıştır. 1950’li yıllarda bulunduğu Batı sanat ortamında genç yaşında başarıya ulaşmıştır. Gününün tavrına uygun, serbest, lekeci kompozisyonlarla iç dünyanın bilinmezlerine yönelen resimlerinde giderek kendi öz gelenekleri, Doğu estetiği yüzeye çıkmaya başlamıştır. 1960 yılında 1959 tarihli "Padişahların Zaferi” adlı yapıtı, New York Modern Sanatlar Müzesi sürekli koleksiyonuna dahil edilmiştir. Akyavaş, 1970'lerde İslam duyarlılığını daha çok benimseyerek Türk resmi içinde iddialı bir ‘kimlik ve gelenek’ sorununa odaklanmıştır. Zamanla ışık ve renkte yoğunlaşan resimleriyle Akyavaş, Türk sanatında İslam anlayışıyla birlikte çağdaş bir ifade getirebilen sanatçılardandır.
Akyavaş, 1990 yılında, Almanya’nın Berlin şehrinde, “Gegenwart-Ewigkeit” (Varlık/Şimdiki Zaman ve Sonsuzluk) müzesinde açılan ve tüm yirminci yüzyıla damgasını vuran dünya çapındaki Picasso, Dali, Giacometti, Francis Bacon, Motherwell gibi altmış yedi sanatçının katıldığı sergide, "Fihi Ma Fih" enstelasyonu ile Türkiye'yi temsil etmiştir.1991'de St. Petersburg'da 'İkonoslar İçin İkonlar' adlı enstalasyonunu sergilemiştir. Simgesel bir anlayışla resim yapan Akyavaş çeşitli dönemlerde kapılar, kaleler, labirentler ve ikonlar gibi çeşitli unsurları merkeze alarak resimler üretmiştir.
Erol Akyavaş, kırk yılı aşkın sanat yaşamı boyunca, son derece serbest bir dille resmin birçok farklı ifade biçimini denemiştir. Erken yıllarında leke ve kaligrafik imgelere, soyut biçimlere ilgi duyan sanatçı; daha sonraları figürü ve mimari öğeleri yoğunlukla kullanmış, ancak düzenlemelerdeki irrasyonel yan yana gelişlerle sürrealizme yakınlaşmıştır. Leke, işaret, yazı, figür ve soyut biçimleri bir arada kullanarak kendine özgü bir kompozisyon anlayışı sergileyen Akyavaş'ın resmi, son yıllarda giderek imgelerden arınmış, renk ve ışığa yönelmiştir.
Usta ressam Erol Akyavaş'ın 'Kuşatma' adlı büyük boy tablosu 2010 yılında Antik A.Ş. tarafından düzenlenen müzayedede 2 milyon 100 bin liraya satılmıştır. Kuşatma, bu fiyatıyla Türk müzayedelerinde satılan en pahalı dördüncü eser olmuştur.
Son dönem eserlerinde özellikle hat sanatından da izler taşıyan resim anlayışı ile Akyavaş, ardında 20. yüzyıl Türk resim tarihinin en özgün örneklerini bırakarak 1999 yılında aramızdan ayrılmıştır.
__________________
TUALİM
|